Tarih : 2022.03.17 14:20:00

Hıristiyan Dünyasında, Bu Yolun Adı: Efes Hac Yoludur

HIRİSTİYAN DÜNYASINDA, BU YOLUN ADI:

“EFES HAC YOLUDUR.”

YENİ KÖPRÜMÜZ HAYIRLI OLSUN…

Yazının başında, başta Turizm Bakanlığı olmak üzere, Turizm Acenteleri ve bu sektörün tüm paydaşlarına seslenmek istiyorum. Rusya- Ukrayna savaşı nedeniyle bu yıl beklenen 35 milyar dolarlık turizm geliri hayal oldu. İşte yarın açılacak olan 1915 Çanakkale Köprüsü bu yaraya biraz olsun merhem olabilir.

Nasıl mı?

Hürriyet Haber Ajansında çalıştığım 1973 yılı. Avrupa’da yaşayan Türk işçilerinin özel araçlarıyla tatil için geldiği yıllardı. Çanakkale’de feribot kuyrukları kilometrelerle ifade ediliyordu. Bunu gözlemlemek için feribot iskelelerinde röportajlar yaptım. Ancak dikkatimi çeken aynı kuyrukta bekleyen Hıristiyan Hacı adayları oldu. Onlarla da konuştum. Saatlerce kuyruklarda beklemelerine rağmen hacı olmak için gidecekleri Efes’e ulaşmanın hayaliyle mutluydular. Ancak yıllar geçtikçe bu kuyruklar daha çok uzadı ve bu Hıristiyan hacı adaylarının sayısı da azaldı.

Turlar uçak seferlerine yöneldi. Zamanla onlar da bitti. Fakat insanlar bu doğa cenneti yerleri gezerek hacı olmak istiyorlardı. Tek engel Çanakkale boğazıydı. Bu köprünün hizmete girmesiyle geçiş 6 dakikaya inecek. İki yaka arasındaki ağır transit yükü hafifletmesinin yanı sıra, Hıristiyan dünyasının Efes Hac Yolunu da tekrar hatırlamamızın yolunu açtı. İşte tam da burada iş, başta Turizm Bakanlığı olmak üzere tüm turizm paydaşlarına düşmektedir.

Özellikle Avrupa ülkelerinde başlatılacak kampanyalar çok önemlidir. Ağustos ayı Hıristiyan Hac ayıdır. Bunu fırsat bilmelidirler. Dindar Hıristiyanları ülkemize çekmek için birbirinden özel programlar, turlar düzenleyebilir. Burada, ülkemizdeki tur şirketlerine çok büyük işler düşmektedir. Bizim şehitlerimize selam duran 1915 Çanakkale Köprüsü, belki savaşın getirdiği yaralara biraz olsun merhem olur. Yeni Köprümüze bir de bu gözle bakın. Benden söylemesi.

Not:

“Ege Bölgesi, Hıristiyanlığın ilk kiliseleri olarak bilinen ve İncil'de adı geçen 7 kiliseye ev sahipliği yapıyor. Smyrna, İzmir Efes, Denizli Laodikya, İzmir Bergama, Salihli Sardes, Alaşehir St. Jean, Akhisar Thyateira Kiliseleri, vahiy gönderilen 7 kilise olarak biliniyor. Bu önemli merkezlerden Efes’teki Meryem Ana evi bilgisi; Meryem Ana Evi, Selçuk’a 9 km. uzaklıktaki Bülbül Dağı üzerinde bulunmaktadır. İsa’nın ölümünden 4 ya da 6 yıl sonra St. John’un Meryem Ana’yı Efes’e getirdiği bilinmektedir. 1891 yılında Lazarist papazlar Alman rahibe A.Katherina Emmerick’in rüyası üzerine Meryem Ana’nın son günlerini geçirdiği evin araştırmalar sonunda bu ev olduğunu ortaya çıkarmışlardır.

Bu olay Hıristyanlık dünyasında yepyeni bir buluş olmuş ve tüm dünya din alemine ışık tutmuştur. Haç planlı ve kubbeli olan bu yapı daha sonra restore edilmiştir. Müslümanlarca da kutsal sayılan evde Papa VI.Paul’un 1967 deki ziyaretinden sonra her yıl Ağustos ayının 15. gününden ayinler düzenlenmekte ve bu ayinler büyük ilgi görmektedir.”